Ürün Kategorileri

2015 AĞUSTOS KISA VADELİ DIŞ BORÇ İSTATİSTİKLERİ GELİŞMELERİ

2015 AĞUSTOS KISA VADELİ DIŞ BORÇ İSTATİSTİKLERİ GELİŞMELERİ

19 Ekim 2015                

 

Kısa vadeli dış borçlara ilişkin Ağustos 2015 verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından 19 Ekim 2015 tarihinde yayımlandı[1].

Kısa vadeli dış borçlar, temel olarak bankaların aylık döviz vaziyeti stokları, özel sektörün yurt dışından sağladığı kredilerin izlendiği veri tabanı, ticari kredilere ilişkin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ithalat verileri ve Merkez Bankası aylık döviz vaziyeti kaynaklarından derlenmektedir.

Buna göre, kısa vadeli dış borç stoku Ağustos 2015 itibarıyla 2014 yılsonuna göre %6,0 (~ 7,9 milyar ABD doları) azalmış ve yaklaşık 124,9 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir (Şekil 1). Aynı dönemde bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku %8,0 azalarak 88,2 milyar ABD dolarına, diğer sektörler kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku da %0,4 azalarak 36,5 milyar ABD dolarına gerilemiştir.

Şekil 1: Kısa Vadeli Dış Borç Stoku (1990:Q1- Ağustos 2015, Milyon ABD Doları)

 

Kaynak: TCMB

 

Kısa vadeli dış borç stokunun %70,6’sı bankalar kaynaklı borçlardan oluşmaktadır. Bankalar kaynaklı borçların %37,8’ini ise krediler oluşturmaktadır. Bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler 2015 yılı Ağustos sonu itibarıyla yaklaşık 33,3 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir. Bu rakam, kısa vadeli kredilerde 2014 yılsonuna göre %31,0’lık bir daralma yaşandığı anlamına gelmektedir. Aynı dönemde yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı, banka mevduatları ve TL cinsinden mevduatları, sırasıyla, %16,6, %20,2 ve %5,9 oranında artmıştır (Tablo 1).

Diğer sektörlerin yurt dışından sağladığı kısa vadeli borçlar ise 2014 yılsonuna göre %1,3 oranında artarak 28,1 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir.

Tablo 1: Kısa Vadeli Dış Borç Stoku (2012:Q1- Ağustos 2015, Milyon ABD Doları)

 

Kaynak: TCMB

Kısa vadeli dış borç stokunun borçlu bazında dağılımı incelendiğinde, tamamı kamu bankalarından oluşan kamu sektörünün borcunun Ağustos 2015 itibarıyla, 2014 yılsonuna göre %12,1 oranında azaldığı ve 15,7 milyar ABD dolarına gerilediği görülmektedir. Kısa vadeli dış borç stokunun %87’sini oluşturan özel sektörün kısa vadeli dış borç stoku ise 2015 yılı Ağustos sonunda, 2014 yılsonuna göre %4,9 oranında (5,7 milyar ABD doları) azalmış ve 109,0 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir.

Alacaklı bazında dağılım incelendiğinde ise özel kredi alacaklıların %59’unu oluşturan parasal kuruluşlara olan kısa vadeli borçların 2015 yılı Ağustos sonu itibarıyla, bir önceki yılsonuna göre %11,2 oranında azaldığı ve 73,5 milyar ABD dolarına gerilediği görülmektedir. Aynı dönemde parasal olmayan kuruluşlara olan kısa vadeli borçlar ise %4,5 oranında artmış ve 47,7 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. 2015 yılı Ağustos sonu itibarıyla 3,4 milyar ABD doları olan tahvil ihraçlarının 2014 yılsonuna göre %18,7 oranında daraldığı görülmektedir.

Kısa vadeli dış borç stokunun 2005-2015 Ağustos dönemindeki döviz kompozisyonu incelendiğinde, 2005 yılına kıyasla yaklaşık 7 yüzde puan azalmakla birlikte, ABD dolarının payının, euro ve diğer dövizlere göre daha yüksek olduğu görülmüştür. 2015 yılı Ağustos sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stokunun %87,2’si ABD doları, %30,6’sı euro, %14’ü TL ve %2,8’si de diğer döviz cinslerinden oluşmaktadır (Şekil 2).

 

Şekil 2: Kısa Vadeli Dış Borç Stokunun Döviz Kompozisyonu, % (2005 – Ağustos 2015)

 

Kaynak: TCMB

Son olarak kısa vadeli dış borç stokunu kalan vadeye göre değerlendirmek gerekirse 2015 yılı Ağustos sonu itibarıyla, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış kısa vadeli dış borç stokunun 170,6 milyar ABD doları olduğu görülmektedir. Söz konusu stokun yaklaşık %54,6’sı özel bankaların borçlarından oluşmaktadır. 31,9 milyar ABD dolarlık kısmı ise Türkiye’de yerleşik bankaların ve özel sektörün, yurt dışı şubeleri ile iştiraklere olan borçlarından oluşmaktadır. Kalan vadeye göre dış borç stoku borçlu bazında ele alındığında, özel sektörün %87,2’lik oran ile en büyük paya sahip olduğu tespit edilmiştir. Kamu sektörü ve Merkez Bankası’nın payları ise sırasıyla, %12,4 ve %0,4’dir.


[1] TCMB, her ay verileri geçmişe dönük revize ettiği için bilgi notlarında yer alan tablolardaki eski yıllara ait veriler farklılık gösterebilmektedir.